Sibilus Magica RPG
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Sibilus Magica RPG

Bu ırklar savaşında tarafınızı iyi seçmeniz gerekiyor!
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap
Kurgu Özeti

Kurtadam ve Vampirlerin savaşında tarafınızı en kısa sürede seçmeniz gerekiyor. Çünkü gözlerinizi açıp kapayana kadar büyük bir savaş patlak verebilir. Bu savaşta Kurtadam veya Vampir olabilirsiniz. Ya da savaşın dışında olabildiğince barışçıl bir ortamda yaşamayı tercih edip İnsan, Büyücü veya İblis olabilirsiniz. Yeteneklerinizi keşfedip, rol oyunlarınızın keyfine erişmek çok zor değil!

Duyurular
x Sitemizin avatar boyutu 165*350'dir.
x Irk kurguları yayınlanmıştır. Ulaşmak için; tık
x Özel Yetenek Alımları açılmıştır. Ulaşmak için; tık
Yöneticiler

Venetia Lynn Boleyn


Fredrik N. Vegard
Ayın En İyileri

Ayın Kişisel Kurgusu
name


Ayın Rol Oyunu
name


Ayın Çifti
name&name


Ayın Dostları
name&name


Ayın Düşmanları
name&name


Ayın Öğrencisi
name


Ayın Yetişkini
name
uzun zaman sonra Moz-screenshot-1

 

 uzun zaman sonra

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Venetia Lynn Boleyn
Model
Model
Venetia Lynn Boleyn


Özel Yetenek : Duygu Sezinleme.

uzun zaman sonra Empty
MesajKonu: uzun zaman sonra   uzun zaman sonra Icon_minitimeC.tesi Mart 31, 2012 7:26 am


uzun zaman sonra 3z9z1 x uzun zaman sonra Nina-nina-dobrev-29831126-100-100
Lynn & Lissetta
Hey sisters, soul sisters.
Better get that dough sisters
.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sibilusmagica.power-rpg.com
Venetia Lynn Boleyn
Model
Model
Venetia Lynn Boleyn


Özel Yetenek : Duygu Sezinleme.

uzun zaman sonra Empty
MesajKonu: Geri: uzun zaman sonra   uzun zaman sonra Icon_minitimeC.tesi Mart 31, 2012 9:12 am

    Kızıl saçlı kız hızlı ve sinirli adımlarla kafeye girdiğinde kapıdaki çan içindeki öfkenin aksine tatlı bir çınlamanın kafede dağılmasını sağladı. Kızın bakışları Silvian'la karşılaştığında, yüzünde minik bir gülümseme oluştu. Onun yanına ilerleyip biraz konuştuktan sonra Silvian'ın kendileri için ayırdığı masaya ilerledi. Kafenin tümüne hakim olan şirin masa, kopma ihtimali olan bir kavgaya ev sahipliği yapmak için fazla güzeldi. Yine de önüne konulan limonatadan büyük bir yudum alıp arkasına yaslandı. Kardeşi her zamanki gibi onu bekletmişti. Bir an neden geldiğini düşünse de, kendisini kaç yıldır görüşmediklerini hesaplarken buldu. Yaklaşık 3 yıl olmuştu. Onun okula başladığını görmemişti. Ailesi de. Neden görüşmedikleri aklına geldiğinde bedeninin kasılmasını engelleyemedi. Titreyen elleriyle limonatasına uzanıp büyük bir yudum daha aldı. Garsonlardan biri gelip limonatası daha bitmeden yenilediğinde, usulca gülümseyerek dışarıyı seyretmeye başladı.

    Çanın tatlı çınlaması kulaklarına dolduğunda başını kaldırarak kimin geldiğine baktı. Gördüğü kahverengi saçlarla ayağa kalkmayı aklından bile geçirmeden, kaşlarını kaldırdı. Kardeşi tek bir kelime etmeden karşısındaki koltuğa oturduğunda, hafif sinirli bir sesle konuştu.

    "Seninle tüm günümü geçiremem.Harcadığın paraları kazanmam için çalıştığımı unutma."

    Zehir akan sesi kendisini bile bir an rahatsız etse de, ona duyduğu öfke ve nefret hala canlı, kalbini yakan en büyük ateşti. Onun gözlerindeki parıltının yavaşça sönmesini umursamadan tablasından bir sigara çekti. Sigarayı dudaklarının arasına yerleştirip çantasından çıkardığı çakmakla yaktı. Ardından önündeki limonatayı bitirip seslendi.

    "İki limonata alabilir miyiz Silvian?"

    Kadın başını sallayıp limonatalarını doldururken, Lynn önüne döndü. Bacak bacak üstüne atıp kardeşini süzdü. Çok değişmiş görünüyordu. Gerçek bir genç kız olmuştu. Aralarında 2 yaş olmasına rağmen, birbirlerine hiç benzemezlerdi. Lissetta genellikle biraz daha çekingen bir yapıya sahipti. Kız onun üzerindeki elbiseye bir bakış atıp mırıldandı.

    "Umarım beni çağırmanın gerekli bir gerekçesi vardır."

    Kardeşinin rahatsız tavırlarından bir şeyler konuşmak istediğini anladığında ona fırsat verip vermemek arasında kaldı. Yine de onu dinlemeden çekip gitmeyi kendisine yakıştıramadı. Telefonunun mesaj geldiğini belirten sesiyle irkildiğini belli etmeden çantasından telefonunu çıkardı. Dante'nin adını gördüğünde usulca gülümseyerek mesajı okudu. Neredesin? Buluşalım mı? Kardeşine bir bakış atıp işin uzayacağını anladığında, cevabı yazdı. Kardeşimle beraber Silvian'ın kafesindeyiz. Anlarsın ya, aile toplantısı. Bugün buluşabileceğimizi sanmıyorum tatlım. Telefonu çantasına atıp önüne döndü. Kardeşinin bir şeyleri ağzında gevelediğini görünce, konuştu.

    "Bir şeyler söylemek istediğini biliyorum. Bir an önce konuşursan sevinirim."


Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sibilusmagica.power-rpg.com
Lissetta Boleyn
III. Sınıf Öğrencisi
III. Sınıf Öğrencisi
Lissetta Boleyn


Özel Yetenek : Duygu Kontrolü

uzun zaman sonra Empty
MesajKonu: Geri: uzun zaman sonra   uzun zaman sonra Icon_minitimeC.tesi Mart 31, 2012 11:29 am

Modanın ve hayran olduğu daha bir çok şeyin baş kenti olan Paris'in kalabalık sokaklarında eski ama hala gösterişinden kayıp vermemiş hoş bir binanın duvarına yaslanmıştı.Önünden geçen insanları izlerken yaptığının doğru olup olmadığını karar vermeye çalışıyordu.Dışarı çıkmadan önceki kararlılığı hızla sönmeye ve yerini büyük bir ikileme bırakmıştı.Kendini af ettirmen mümkün değil diyordu içinden bir ses.Ne yaparsan yap senden nefret etmeye devam edecek.Bir kaç saat önce olayların düzeleceğini söyleyen sese çok daha baskın çıkmaya başlamıştı.Zaman ilerledikçe sesi daha da kısılan umut her şeyin yoluna girebileceğini savunuyordu.Bunun ne kadar zor bir ihtimal olduğu açıktı.Belki de o an en iyisi kendi gönderdiği o mesajı unutarak güne devam etmekti.Venetia'nın hayatı boyunca ondan nefret edeceği büyük bir olasılıktı.Şikayet etme hakkın yok dedi kendi kendine.Bütün suç en başından senin.İçinde bulunduğun durum tamamen senin hatan.Gözlerini kapatarak derin bir nefes aldı.Sonuç ne olursa olsun en azından denemek zorunda olduğunu hissediyordu.Adım atmak için kendini zorlayarak caddenin önünde duran kafeye doğru yürümeye başladı.Bütün vücudunu saran heyecan dalgasına karşın adımları oldukça yavaştı.Kapıyı açtığında hafif bir çan sesi duyuldu.Liss'in bakışları masalardan birinde oturan ve ona kardeşi olduğunu hatırlatmaktan çok uzak bir şekilde ablasını gördü.Ne kadar haklı olduğu gerçeğini bir kenara iterek masaya doğru ilerledi.Söyleyeceklerini kafasında toparlamaya çalışırken sessizce koltuklardan birine oturdu.Söze nasıl başlayacağını bilemezken Venetia'nin sinirli sesini duydu.

"Seninle tüm günümü geçiremem.Harcadığın paraları kazanmam için çalıştığımı unutma."

Şaşkınlık ve kırgınlıkla gözleri kocaman açılmıştı.Kısa bir şoku üzerinden silkinerek eskiden her kavga ettiklerinde olduğu gibi yavru kedi bakışlarıyla konuşmadan ona baktı.Konuşmaya şimdilik cesaret edememişti.Bir şeyler söylemesine gerek kalmadan dikkatini bir görevliye vererek bir içecek istemişti.Lissetta hala söze nasıl başlayacağını düşünüyordu.Daha fazla kızmasına yol açacak bir şeyden kaçınmalıydı.Cümleyi toparlama çalışırken tekrar kızın sinirli sesini duydu.

"Umarım beni çağırmanın gerekli bir gerekçesi vardır."

Kesinlikle vardı.Tek sorun konuşmaya nasıl başlayacağıydı.Aklına gelen ve onu en az sinir edeceğini umduğu cümleyi söylemek üzereyken kızın telefonuna mesaj gelmişti.Susarak bakmasını bekledi.Telefonu eline aldığında yüzünde hafif bir gülümseme oluşmuştu.Cevap yazışını izlerken sevgilisi mi acaba diye düşünmekten kendini alamadı.Venetia telefonunu çantasına geri koyduktan sonra biraz sıkkın bir sesle tekrar konuşmaya başlamıştı.


"Bir şeyler söylemek istediğini biliyorum. Bir an önce konuşursan sevinirim."

Söylemeyi istediği o kadar çok şey vardı ki.Ne kadar üzgün olduğunu söylemek yeterli olmayacaktı.Hiç bir söz yaptığı büyük hatanın karşısında yeterli olamazdı.

''Aslında nasıl başlasam bilemiyorum Venie.Söylemek istediğim o kadar çok şey var ki.Ama ilk önce bir özürle başlamalıyım.Bütün olanlar için.''


Eskiden çok kullandığı lakabını kullanmanın kızı biraz yumuşatacağını ummuştu.Bir özürden çok daha fazlasını söylemesi gerektiğini biliyordu.Ama o an kelimeli bir araya getirmek çok zor olmuştu.

''Basit bir özrün hiç bir işe yaramayacağını biliyorum.Ama ne söyleyebilirim ki?Anlatamayacağım kadar üzgün ve pişmanım.''

Gerisini getirmedi.İyi yada kötü bir cevap bekliyordu.Ona nasıl devam etmesi gerektiğini fısıldayacak bir cevap.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Venetia Lynn Boleyn
Model
Model
Venetia Lynn Boleyn


Özel Yetenek : Duygu Sezinleme.

uzun zaman sonra Empty
MesajKonu: Geri: uzun zaman sonra   uzun zaman sonra Icon_minitimePtsi Nis. 02, 2012 9:41 am

''Aslında nasıl başlasam bilemiyorum Venie. Söylemek istediğim o kadar çok şey var ki.Ama ilk önce bir özürle başlamalıyım.Bütün olanlar için.''

Kız içten içe hangi cüretle ona Venie diyebildiğini merak etti. Bir sinir dalgası tüm vücudunu sararken, kardeşinin heyecanla karışık korkusunu hissetti. Ona bir şeyler söylememek için başını öbür tarafa çevirip birkaç derin nefes aldı. Ardından limonatasından bir yudum daha alıp sokağı izlemeye devam etti. Kulaklarına dolan sözler dikkatinin dağılmasını sağlarken, Venetia ona bakmıyor bile, usulca bir nefes verdi.

''Basit bir özrün hiç bir işe yaramayacağını biliyorum.Ama ne söyleyebilirim ki?Anlatamayacağım kadar üzgün ve pişmanım.''

Eh, en azından gururla kardeşinin zeki olduğunu söyleyebilirdi. Venetia'nın onu affetmeyeceğini ya da affedemeyeceğini biliyordu. Elinden en değerli şeyini almıştı en nihayetinde. Her ne kadar tanrıları aynı olmasa da, ailesini gerçekten çok seviyordu. Bir zamanlar Lissetta da onun için en değerlileri arasındaydı. Kardeşiyle deliler gibi eğlendikleri günler aklına geldiğinde usulca gülümsedi. Eğer aptal bir hata ikisinin de hayatını çürütmeye başlamasaydı, şimdi burada beraber neşeli bir kahvaltıyı paylaşıyor olabilirlerdi. Lynn her zaman istediği gibi bir fotoğrafçı olurdu. Para kazanma derdi olmadan, dilediğince fotoğraf çekerdi. Eğer gerçekten bu işini ilerletirse, kendi parasını bile kazanabilirdi. Ama hiçbir zaman model olmak istememişti. Modelliğe yaraşacak mükemmellikte bir vücudu vardı evet ama o bunu sergilemekten hoşlanmazdı. Tabii bunlar bir tanrıya inandığı zamanda kalmıştı. Şimdi ne bir ailesi, ne de bir tanrısı vardı. Tamamen yalnızdı anlayacağınız. Karşısındaki Lissetta dışında. Onun halasında kalmasını sağlamasaydı, onu yanına alırdı. Her ne kadar ondan nefret bile etse, kendisinde kardeşini sokakta bırakabilecek kadar büyük bir zalimlik yoktu.

Bir cevap vermesi gerektiğinin farkındaydı. Ama bunu ne kadar geciktirirse onun için daha iyiydi. Kendisini bırakırsa onu affedebileceğinden korkuyordu. Bu kadar kolay affedemezdi. Her ne kadar o zamanlar 14 yaşında olsa bile yaptığı büyük bir aptallıktı. Ve Lynn bunu onun yaşamasını istiyordu. Annesiz ve babasız kalmanın, minicik bir şakanın nelere mal olabileceğini görmesini istiyordu. Ama yine de o bir ablaydı. Kendisinden başka kimsesi olmayan bir kardeşi vardı. Önündeki limonatasından büyük bir yudum daha aldı. Şuan elinde bir cin olmasını tercih ederdi. Şimdi içemezdi. Kafasının dinç olması gerekiyordu. Eğer sarhoş olursa her şeyi ortaya dökerdi. Ve dudaklarını konuşmak için araladığında, kendisi bile şaşırdı.

"O olay olduğundan beri kendime seni affedip affedemeyeceğimi sordum. Affedebilirdim belki. Ama sana her baktığımda annemi görüyorum Lissetta. Ona çok benziyorsun. Ve ben bununla yaşayabileceğimi sanmıyorum. Seni bir gün affedeceğim, buna eminim. Ama gün ne zaman gelecek bilmiyorum. Eğer istersen, bir gün beraber gezebiliriz. Veya seni okula bırakabilirim. Beni arkadaşlarınla tanıştırırsın, ben seni defileme götürürüm. Ama şimdilik yapabileceğim bu kadar. Seni kalbimde affedemediğim sürece büyük bir yalan içinde ikimizde yaşayamayız. Ne dersin? Bir günümüzü birbirimize ayırmalı mıyız sence?"

Onun söylediklerini sindirmesini beklerken, yenisi için bardağını havaya kaldırdı. Birkaç dakika içinde buz gibi limonatası yeniden önüne bırakıldığında, Lynn usulca gülümsedi. İçecekten büyük bir yudum daha alıp bakışlarını dışarıya çevirdi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sibilusmagica.power-rpg.com
 
uzun zaman sonra
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Sibilus Magica RPG :: Ortak Alanlar :: Paris :: Café de la Paix-
Buraya geçin: